Destanların edebiyatımız ve tarihimiz açısından önemi,
değerli onedebiyat.net takipçileri sizler için yeni bir yazıyla karşınızdayız. bu yazımızı yorum kısmından isteyen bir arkadaşımızın ricası üzerine yazıyoruz..
Sizde eğer istediğiniz bir konu olursa veya çözemediğiniz bir soru olursa yorum kısmından özellikle belirtiniz. Ya da mail adresimize yazınız..
İyi çalışmalar..
Gelelim sorumuza ve yazımızın içeriğine .. Bu soru 10.sınıf edebiyat kitabında sorulmuş biz de açıklayalım.
SORU:Destanların edebiyatımız ve tarihimiz açısından nasıl bir önem taşıdığını düşünüyorsunuz
Destanlar henüz aklın ve bilimin toplum hayatına tam anlamıyla hâkim olmadığı ilk çağlarda ortaya çıkmış sözlü edebiyat ürünleridir. Destanlar ve destansı öyküler, ilk çağlardan beri, dünyanın her yerinde, gelenekleri sonraki kuşaklara aktarmak için kolektif olarak yaratılmış edebî biçimlerdir. Destanlar, tarihsel olaylara bağlı olmakla beraber, tarih sayılmayan, Türk edebiyatında ozanların “kopuz denen saz eşliğinde söyledikleri, toplumun ortak hayat görüşünü yansıtan, edebî eserlerdir. Deprem, bulaşıcı hastalık, kuraklık, kıtlık, yangın gibi tabiî afetlerin; göçler, savaşlar ve istilalar gibi önemli olayların toplum vicdanında derin yankılar uyandırması, destanların oluşumunda etkili olmuştur.
DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLECEK ÖNEMLİ BAŞLIK
değerli onedebiyat.net takipçileri sizler için yeni bir yazıyla karşınızdayız. bu yazımızı yorum kısmından isteyen bir arkadaşımızın ricası üzerine yazıyoruz..
Sizde eğer istediğiniz bir konu olursa veya çözemediğiniz bir soru olursa yorum kısmından özellikle belirtiniz. Ya da mail adresimize yazınız..
İyi çalışmalar..
Gelelim sorumuza ve yazımızın içeriğine .. Bu soru 10.sınıf edebiyat kitabında sorulmuş biz de açıklayalım.
SORU:Destanların edebiyatımız ve tarihimiz açısından nasıl bir önem taşıdığını düşünüyorsunuz
CEVAP:
Milletleri derinden etkileyen tarihî ve sosyal olayları anlatan çoğunlukla manzum şekilde olan edebî eserlere “destan” denir. Destanlar henüz aklın ve bilimin toplum hayatına tam anlamıyla hâkim olmadığı ilk çağlarda ortaya çıkmış sözlü edebiyat ürünleridir. Destanlar ve destansı öyküler, ilk çağlardan beri, dünyanın her yerinde, gelenekleri sonraki kuşaklara aktarmak için kolektif olarak yaratılmış edebî biçimlerdir. Destanlar, tarihsel olaylara bağlı olmakla beraber, tarih sayılmayan, Türk edebiyatında ozanların “kopuz denen saz eşliğinde söyledikleri, toplumun ortak hayat görüşünü yansıtan, edebî eserlerdir. Deprem, bulaşıcı hastalık, kuraklık, kıtlık, yangın gibi tabiî afetlerin; göçler, savaşlar ve istilalar gibi önemli olayların toplum vicdanında derin yankılar uyandırması, destanların oluşumunda etkili olmuştur.
ÖZET OLARAK MADDE MADDE YAZALIM
Destanlar edebiyatımız ve tarihimiz açısından nasıl bir önem taşır:
*Toplumları derinden etkileyen önemli olaylar hakkında bilgiler içerir.
*milletin tarihi geçmişi hakkında bilgiler verir
*Milletlerin mitleri ve inançları hakkında bilgiler verir.
*Çoğunlukla edebi anlamda ilk ürünler olması nedeniyle milletlerin dilleri hakkında önemli bilgiler içerir
*Bir kültür hazinesidir.onedebiyat
*Yazılı kaynakların olmadığı döneme ışık tutarlar.
DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLECEK ÖNEMLİ BAŞLIK
👇👇👇
Türk Edebiyatında Destan
Destan, efsaneden sonra ortaya çıkmış bir edebî türdür. Türk edebiyatı da dünyanın belki de en zengin destan kültürüne sahip edebiyatlarındadır. Asya kıtasının çeşitli bölgelerinde yaşayan Türk boyları arasında zengin bir destan geleneği vardır. İslâmiyet’ten önceki Türk destanlarının orijinal, tam metinleri elimize geçmemiştir.Bilinen Türk destanları arasında en eskisi “Yaratılış Destanı “dır. Bu destan, Altay Türkleri arasında söylenmiştir. Rus Türkolog Radlof tarafından saptanıp yazıya geçirilmiştir. İslâmiyet’ten önceki döneme ait en eski destanlar Saka Türkleri’ne aittir. Bu destan zinciri içinde Alp Er Tunga” ve “Şu’ parçaları bulunur. Bunlar Kaşgarlı Mahmut’un Divanü Lugati’t Türk adlı eserinde yer almaktadır.
İlk Türk destanları arasında ayrıca Oğuz Kağan Destanı, Bozkurt Destanı, Ergenekon Destanı, Türeyiş Destanı, Göç Destanı” sayılabilir. Türklerin büyük çoğunluğu MS 9. yüzyıldan itibaren Müslüman olmaya başlamıştır. Bu dönemden sonra Türklerin inançları ile birlikte edebiyatları da değişmeye başlamıştır.
İslâmiyet’in kabulünden sonraki Türk destanları arasında “Satuk Buğra Han Destanı, Manas Destanı, Cengiz-name, Timur ve Ediğe Destanları, Seyid Battal Gazi Destanı, Danişmend Gazi Destanı, Köroğlu Destanı” sayılabilir.
Türk Edebiyatında Destan
Destan, efsaneden sonra ortaya çıkmış bir edebî türdür. Türk edebiyatı da dünyanın belki de en zengin destan kültürüne sahip edebiyatlarındadır. Asya kıtasının çeşitli bölgelerinde yaşayan Türk boyları arasında zengin bir destan geleneği vardır. İslâmiyet’ten önceki Türk destanlarının orijinal, tam metinleri elimize geçmemiştir.Bilinen Türk destanları arasında en eskisi “Yaratılış Destanı “dır. Bu destan, Altay Türkleri arasında söylenmiştir. Rus Türkolog Radlof tarafından saptanıp yazıya geçirilmiştir. İslâmiyet’ten önceki döneme ait en eski destanlar Saka Türkleri’ne aittir. Bu destan zinciri içinde Alp Er Tunga” ve “Şu’ parçaları bulunur. Bunlar Kaşgarlı Mahmut’un Divanü Lugati’t Türk adlı eserinde yer almaktadır.
İlk Türk destanları arasında ayrıca Oğuz Kağan Destanı, Bozkurt Destanı, Ergenekon Destanı, Türeyiş Destanı, Göç Destanı” sayılabilir. Türklerin büyük çoğunluğu MS 9. yüzyıldan itibaren Müslüman olmaya başlamıştır. Bu dönemden sonra Türklerin inançları ile birlikte edebiyatları da değişmeye başlamıştır.
İslâmiyet’in kabulünden sonraki Türk destanları arasında “Satuk Buğra Han Destanı, Manas Destanı, Cengiz-name, Timur ve Ediğe Destanları, Seyid Battal Gazi Destanı, Danişmend Gazi Destanı, Köroğlu Destanı” sayılabilir.
Yorum Gönder